Winter

Yeni uyandım, doğurdum gözlerimden baharı
Ne mayıs, hazirana çalan sıcaklığıyla
Ne de mart, kıştan kalma ayazıyla
Yürüdüğüm yollar ne çimen ne çayır, gözlerinden hatıra bir renk gibi,
Sığındığım gök kubbenin siması suya düşüyor, bulut bulut damlalar gözlerinden akan yağmur gibi, maviye çalan.

Bir kuş sürüsü bu, nicelerinin sözlerine elçilik ederler
Nice sözüm varamadı menzile, kısık bir ses gibi döküldü boşluğa
Yeşil yeşil ördekler gibi dolandın bir su kenarında,
Kenarında kaldın sürünün, çirkin bir yavru gibi, dışlanmış
Ama sen, bir kuğuydun endamı ruhunda saklı
Boynunu bükünce aşkın yarısı olurdun, diğer yarısı ben,
Saf, en temiz renk, anamdan emdiğim süt gibi berrak
Sen, öylesine bir bahar gibi ama en yaşanılası havaya sahip sen
Sen, dört mevsimin baş tacı.

 

Miskin

kalemi için yaşayan, mürekkebini oksijen bellemiş, düstursuzluk ve rahatsızlık için emek veren, yanlışlıkla yirmi birinci yüzyıla düşmüş, düşünmeye meftun biri.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir